TÜRKÇE DERSİNDEN BAŞARILI OLABİLMEK İÇİN NE YAPMAK GEREKİR?

Öğrencimiz evde Türkçe dersine gereken özeni ve önemi gösteriyor ama bir türlü başarılı olamıyor. Sizden iyi cümleler duyamıyoruz. Yazılılardan istediğimiz neticeyi elde edemiyoruz? Bunun sebebi ve çözümü nedir?

Matematikten  sınav olduğunu düşünelim.  Sorumlu olunan yer çarpım tablosu olsun.  4x3= ? sorusunun  yanıtı tektir ve nettir.  Buna çok iyi çalışan öğrenci,  doğru cevabı bilir ve net bir  puan alır.

Türkçe dersinde  sorulan soruların  bir kısmı okuduğunu anlamaya ve bu okuduklarını sözlü ya da yazılı olarak ifade etmeye yöneliktir. Diğer bir kısmı dinlediğini ve izlediğini anlayıp sözlü ya da yazılı olarak ifade etmeye, bir kısmı da Türkçenin temel dil bilgisi kurallarını bilmesine yöneliktir.

Öğrencilerden beklediğimiz
iyi okuması,
iyi izlemesi,
iyi anlaması,
iyi konuşması,
iyi dinlemesi,
iyi yorumlaması,
İyi yazması
analiz yapması,
eleştirel düşünmesi,
sonuç çıkarması,
düşünce üretmesi,
olay ve olguları çok yönlü irdelemesi,
Türkçenin temel dil bilgisi kurallarını bilmesi ve bütün bu sayılanların belli bir düzen içinde sözlü ya da yazılı olarak ifade etmesidir.

Öğrencinin notu bu yazılanları ne kadar iyi yaptığı ile doğru orantılıdır.

Öğrenci bir şeyi çok iyi okuyabilir,  çok iyi izleyebilir ve anlayabilir.   Ama bu tek başına yetmez. Bununla ilgili düşünce üretmesi gerekiyor. İşte burada  düğümleniyor her şey.
Matematikte çarpım tablosunu bir kere öğrenirsiniz ve hep aynı kalır hiç değişmez.  Ama Türkçe  dersinde her zaman yeni şeyler izleniyor yeni metinler okunuyor,  yeni konulardan konuşuluyor ve bunlardan düşünce üretmesi isteniyor. Bu değişkenlik öğrenciyi  ister istemez zorluyor.

ÖRNEK HİKÂYE

Ayakkabı üreticisi ve pazarlayan bir şirket, pazar araştırması yapması için Afrika’ya iki elemanını göndermiş. Elemanlar Afrika’nın çeşitli ülkelerinde şehirleri gezmişler, araştırma yapmışlar. Sonunda;
Birinci eleman, patrona yaptığı araştırmaların neticesini bir rapor olarak sunmuş ve demiş ki:

– Afrika’da bizim için hiçbir fırsat yok. Çünkü orada hiç kimse ayakkabı giymiyor.
Afrika’dan daha geç dönen ikinci elemandan da patronu  yaptığı incelemeler ile ilgili bir rapor istemiş. Bunun üzerine ikinci elaman rapor kâğıdına aşağıdaki şu cümleyi yazmış.

– Afrika’da bizim için olağanüstü fırsatlar var. Çünkü orada hiç kimse ayakkabı giymiyor.
Görüldüğü gibi iki farklı kişi fakat aynı durum söz konusu.  Birinci kişi aynı durumdan olumsuz bir şekilde bahsederken ikinci kişi bu olumsuz durumu inanılmaz derecede önemli ve iyi buluyor.   
Buradaki ikinci elemanın hayata bakış açısı farklıdır.  Çünkü o okudukları ve öğrendikleri sayesinde kendini yetiştirmeyi bilmiş ve farklı  görebilmeyi başarabilmiştir.  Bakış açınız fırsatı yakalamanızı ya da kaçırmanıza neden olur. Başarılı olanlar, farklı gözle bakabilen ve fark yaratabilendir.

Öğrencilerin zorlanmasının ve başarılı olamamasının ya da istediği neticeyi alamamasın nedenini yukarıda açıkladım.  Peki çözüm nedir o zaman?

1. Güzel yazı yazmak, güzel defter tutmak bunlardan birisi. Güzel yazı yazmak için kalemi güzel tutmak gerekir.  Güzel yazı yazmanın güzel kalem tutmanın ve güzel defter tutmanın şekli de önemlidir. Her şeyden önce bu sorunu halletmemiz lazım.  Çünkü derslerde  yazı yazılıyor ve bu yazılanlar ile ilgili yazılıda soru soruluyor.  İyi yazamaz isek  doğru dürüst de çalışmayız, okuyamayız.  Bu konuyla ilgili olarak " Bizim öğrencilerimiz bitişik el yazısı yazıyorlardı.  Şimdi düz yazıya geçince çok zorlanıyor ve yazamıyor"  diyenler olmakta haklı olarak.  Ama  öğrencilerimiz bitişik el yazısını da güzel yazmıyor ki.   Bitişik el yazısı ile yazdığı yazı o kadar çok kötü ki okuyamıyorum çoğu zaman.
Eğer öğrencimiz güzel yazı yazamıyorsa  "Ben yazımı düzelteceğim. " diyerek  kendine söz vermesi ve uygulaması lazım. Bu konuda internet sitemde detaylı bilgi vardır. Detaylı bilgi için tıklayınız.

2. Başarılı olmanın bir başka yolu ise kitap okumak. Bir televizyondan da çok şey öğrenebiliriz ama televizyondaki görüntüler gözümüzün önünde bir an kadar kalır ve  çıkar gider.  Biz bir sahneyi düşündüğümüzde, izlediğimizde  onunla ilgili  iyi bir düşünce üretmeden,  çok yönlü düşünemeden sahne birden bire sonlanır ve başka bir sahneye geçer. Bu böyle devam eder, gider. Bu dakikadan sonra artık  biz sadece televizyonun bize verdiği kadar  düşünebiliriz ve asla televizyonun düşünce dünyasının dışına çıkamayız.
Oysa kitap öyle mi?  Sevdiğimiz ve ilgi duyduğumuz bir alanda yaşımıza ve seviyemize uygun bir dille yazılmış  bir kitap üzerinde  dakikalarca düşünebilir,  hayaller kurabilir ufkumuzu genişletebiliriz.  Kitap okuyarak düşünceden düşünceye kaya kaya ilerleyebiliriz. Kitap okuyan kişiler çok okumanın beraberinde getirdiği zengin kelime dağarcığına sahip oldukları için etkileyici konuşarak hitap ettikleri kişilerde etki de uyandırırlar. Bu etki ise insanlarla ilişkileri güçlendirmekte, kişiye daha sosyal bir karakter kazandırmaktadır. Bunula birlikte kitap okuyanların ikna kabiliyeti ve kendini ifade etme gücü de artar.
Kitap okumak derslerimize ve sosyal yaşantımıza da yansır. Okuduğumuz kitapta  yer alan kelimeler, ifade ediş tarzları bir süre sonra zihnimizden taşarak sözlerimize, yazılarımıza akseder ve kendi kendinize "Bunu ben mi yazdım? Bu konuşan ben miyim? " diyecek kadar iyi bir ifade ediş tarzına ulaşırız. 

3. Araştırma yapmak. Çevremizde meydana gelen  olaylar,  ilk defa duyduğumuz  nesneler,  konular hakkında  aileler izin verdiği sürece  araştırma yapılmalı.  "Ne zaman olmuş?  Neden olmuş?  Etkileri nelerdir? Kim yapmış?"  bu ve benzeri soruları cevabını bulmak için araştırmalı. İki - üç günde bir araştırma konusu  bulup o konu ile ilgili çalışma yapmalı.
Olaylar ve konular hakkında bilgi sahibi olundukça öğrencinin kendine olan özgüveni artar, bakış tarzı değişir,  ve çok yönlü olur,  duygu ve düşüncelerini çok daha açık ve güzel bir şekilde ifade edebilir. Öyle bir an gelir ki öğrenci kendi kendine: "  Bu konuşan ben miyim?" der. 

4.  Dersi derste dinlemek ve dersi tekrar etmek. Birçok öğrenci dersi çok iyi dinler ve çok iyi öğrenir.  Bu doğrudur.  Ancak zamanla bütün dinledikleri yavaş yavaş silinmeye başlar.  İşte tam burada öğrenilenleri tekrar etmek  hayat kurtarıcı oluyor.  Örneğin Türkçede bir kelimenin anlamını öğreniyoruz ama aradan zaman geçince bu unutuluyor. Ya da bir kelimenin ek ve köklerine nasıl ayrıldığını öğreniyor ama tekrar etmediği zaman unutuyoruz. Evde ders notlarına tekrar göz atıp çalışmak gerekir.  Gerekirse İnternet'ten konu ile ilgili  anlatımlar izlenmeli.  Öğretmenin yazdırmış olduğu  ders notlarına,  vermiş olduğu fotokopilere çalışılmalı.

5.  Anne - babayı ve aile büyüklerini  ve çevremizdeki saygın kişilerin sohbetlerini dinlemek ve onların davranışlarını gözlemlemek. 

6. Televizyonda nitelikli programlar izlemek.  Düşünce dünyamıza değer katmayan, bir şey öğretmeyen, tamamen aksiyon dolu, içinde  düşünce dizisi olmayan programlardan uzak durmalı. Bunlar bizi körelttiği gibi zamanımızdan çalar. 10- 12 yaş grubu sinema filmleri ve dizileri izlenebilir. (Abartmadan) 

7. (Aile büyüklerinin izni dahilinde ) İnternet'ten araştırma yapmak, nitelikli  programlar,  dinlemek ve izlemek.
Örneğin Resim Sevinci, Doğadaki İnsan, TRT OKUL Nasıl Üretilir? gibi programlar izlenebilir.  Burada daha çok ilgi alanı söz konusu.   Herkes kendi ilgi alanına göre araştırma yapabilir, belgesel izleyebilir. 

8. İyi bir çalışma ortamı oluşturmak.  Evde ders çalışılmaya başlandığı zaman  en az 35-40 dakikalık bir çalışma yapmak gerekir. Ders çalışırken yiyecek yemek, iki de bir kalkıp  televizyon odasına gitmek vs.  olmaz. Bu tip şeyler bizim dikkat dağıtır,  konuyu tam olarak ve  iyi anlayamamaya neden olur. 

9. Sokakta (Aile büyüklerinin izni dahilinde), teneffüste, site bahçesinde, evde arkadaşlarıyla ve aile ile oyun oynamak. Oyun oynamak demek iletişim kurmak demektir. Çocuk bu sayede toplumda kaynaşır, kendine olan öz güveni artar.  Oyun oynarken ani kararlar alır ve bu kararların sonucunu yaşarız. Bu da kişileri daha iyi  ve çok yönlü düşünmeye zorlar,  düşünce gücünü geliştirir.
Burada bilgisayarla daha oyun oynamak olabilir ama bu daha sınırlı tutulmalı.  
Oyun oynarken aileden birisiyle birlikte oynamak, çocuğun oyununa ortak olmak da çok önemlidir.
Aile arası oyunlarda özellikle sözel - dilsel  zeka  gelişimini güçlendiren oyunlar veya  zeka oyunları oynanmalı.

10. Spor yapmak.  Düşünceden ve  çalışmadan kaynaklanan yorulmuş zihnimizi  canlı tutabilmek için  spor yapmak şart.  Okuldan gelinip  yemek yedikten sonra eve kapanılır,  ödevler ve çalışmalar  bir an önce  bitirilir ve  televizyon izlenir. Halbuki bu ayrılan vaktin bir kısmını spor yapmaya ayırmalı ki  zihin dağılsın. Bisiklet  sürmek, yürüyüş vs. gibi.   İlgi duyulan bir spor  faaliyeti için  bir spor kulübüne üye olunup spor hayatına lisanslı bir başlangıç da yapılabilir.

11. Türkçe konularından anlamadığı bir yer olursa onu anında sınıf içinde öğretmene sormalı. "Tamam yaaaa… Bu konuyu da sonra öğrenirim."  diye sonraya bırakmak doğru değildir.   Eğer derste anladığı bir konuyu sonradan unutursak hemen öğretmene sormak yerine ilk önce arkadaşına sormalı.

12. Birlikte ders çalışmak.  Bir çok öğrenci aile büyüklerinin evde televizyon izleyip sohbet ederken kendisinin ders çalışmasından yakınıyor.   Ona " Senin ödevin  yok mu bakayım?"  gibi sorular sorarak odasına gönderip  ders çalışmasını söylemek de  iyi bir yaklaşım tarzı değildir. Öğrenci eğer  okuduğunu iyi anlayamıyorsa ona rehberlik etmelisiniz. Özellikle  kitap okurken  aşağıda  dediğimi yapmanız gerekir.
Öğrencimiz bir sayfa okusun.  Siz bir soru sorun.
Öğrencimiz bir sayfa daha kitap okunsun.  Siz bir soru daha sorun.
Öğrencimiz bir sayfa okusun.  Siz bir soru sorun.
Öğrencimiz bir sayfa okusun.  Siz bir soru sorun.
İlk 5 sayfayı böyle geçiniz.  Sonra 5 sayfa okuduktan sonra bir soru sorun.
Sonra 10 sayfa okuduktan sonra bir soru sorun.
Bu şekilde kitabı bitirdikten sonra karma bir kaç tane soru sorun ve kitabın kısa bir özetini yapmasını isteyin.
Bu çalışmalardan başka kitapla ilgili çalışma yapmak istiyorsanız aşağıdakileri uygulayınız.
Kitaptaki bir bölümü ya da bir olayı evde mutlaka canlandırınız (en önemlisi)
Kitapta yer alan beğendiğin şeyler ya da beğenmediğin şeyler nelerdi?
Kitapta anlatılan olay ya da olaylar nerede geçiyor?
Kitaptaki  kahramanlar kimlerdir?
Kitaptaki önemli kahramanların ruhsal ve fiziksel özellikleri  nelerdir?
Bu kitap ile ilgili yorumun nedir?  Sana ne kattı? Bu kitabı okumakla Neyi öğrendin?
En çok hangi kahramanı sevdin, neden?
Kitaptaki bilinmeyen kelimelerin anlamlarının araştırılması
Kitaptaki  olay ne zaman gerçekleşiyor?
Romandaki kahramanlardan  birisinin bir davranışını ele alacağız.  Kitabı okuyan kişiye şunu soracağız: Onun yerinde sen olsaydın ne yapardın?
Kitabın yazarı sen olsaydın ve kitabın  son cümlesinden sonra 1-2 sayfa daha devam ettirmek isteseydin kitabı  nasıl devam ettirirdin?
Bunun haricinde kitaba siz başlayabilirsiniz.  Çocuğunuza  "Al bu kitabı oku" demek yerine  "Gel sana bir kitap okuyayım"  demek daha etkili oluyor.  Siz kitabı okurken   kitap sayfaları arasında geçen bazı konular hakkında  daha geniş bilgiler  vermeli ve çocuğunuzla sohbet etmelisiniz.  Kitabın ilerleyen sayfasında " okumaya sen devam et, ben dinleyeceğim"  diyebilirsiniz.   Zaman zaman aralarda durup kitaptakilerle ile ilgili yorumlar yapmalısınız.
Birlikte ders çalışırken bazen çocuğunuza yetersiz kalabiliriz.  Bu konuda daha işin başındayken dışarıdan  çocuğunuza bir destek  sağlamalısınız.  İyi tanıdığınız, yeterli bir birikime sahip olan kişiden  çocuğunuzla ilgilenmesini isteyebilirsiniz.  
NOT: Kitap okurken anlamını bilmediğimiz kelimeleri muhakkak öğrenmeliyiz.
Çok iyi kitap okuyup anlayan öğrenciye yukarıdaki çalışmaları yaptırmak doğru değil. Bıkkınlık verir. 
Öğrencimizin kitap takibini yapmak için Kitap Okuma [Olay yazısı(roman, öykü vs.)] ve İnceleme Formunu indiriniz.

13. Günlük tutmak.  Günlük tutmak gün içinde olan bitenlere ait duygu ve düşüncelerini ifade etmek öğrencinin kendini yazılı olarak ifade etme gücünü artırır. 

14. Çocuğa konuşması için fırsat vermek.  Çocuğunuzun gün içinde olup bitenlerle ilgili anlattıklarını dikkate dinlemelisiniz ve ya yarın  teslim edeceği bir ödevi  size anlatmasını isteyebilirsiniz.  
Öğrendiklerini, araştırdıklarını size aktarmasına fırsat vermelisiniz. Bunu yaparken mutlaka ama mutlaka gözlerinin içine bakmalısınız.

15. Öğrenci çalışmalarını  denetlemek. Öğrencinin hangi ödevleri olduğunu hangi konulara çalışması gerektiğini  iyi bilmelisiniz ki çocuğun eksiklerini anlayabilesiniz. 

16. Çoktan seçmeli sorular çözmek. Yani test çözmek. Soru çözmek önemli ama daha önemlisi bu sorularda hatamız varsa hatamızı incelemek. Eğer bunu yaparsanız gelecekte bütün yanıtlarınız doğru olacaktır. Bir test çözünüz 2 yanlış 18 doğrunuz var. Buradaki o iki yanlışı neden yaptığınızı bulmalısınız. Hatanızı bulmak için bu konuda İnternet'teki videolardan, arkadaşlarınızdan. ebeveynlerinizden, öğretmenlerinizden yardım almalısınız. Eğer bunu yapmazsanız 500 tane test sorusu çözsen de anlamı yok. Öyle ya insan aynaya kendine çeki düzen vermek için bakar. Çoktan seçmeli ve klasik sınavlar bizim için birer aynadır.

17. Evde  okuma çalışmaları  yapmak.  Bu konuda özellikle siz takip etmelisiniz.  Öğrenciniz bir okuma metnini  takılmadan(akıcı),  iyi bir sesle, noktalama  işaretlerine  uyarak, vurgu ve tonlamaya dikkat ederek okumalı. Burada ihtiyacı olmayan öğrencileri okumaya çalışmak bıkkınlık verir.  Bu çalışmayı yalnızca okuması zayıf olanlar yapmalı. (Sınıfın yarısı   :) )

18. Şiir okumak, ezberlemek ve yazmak. Çocuğunuza evde küçük şiirler okutup küçük şiirler  yazmasını isteyebilirsiniz. 

19. Türkçenin temel dil bilgisi kurallarını öğrenmek.    Konu ile ilgili ders anlatan öğretmenden sonra İnternet'te bununla ilgili pek çok örnek incelenmeli.  Konu anlatımları dinlenmeli.

20. Müzik dinlemek(Özellikle türkü), bir türküyü seslendirmek. Beş adet türkü mutlaka bilmeli.

21.  Anlamını bilmediği  bir kelimeyi cümle içinde kullanmak.  Örneğin "Fail"  kelimesi.  Bu konuyla ilgili öğrencimizden cümle kurması istenebilir.   Burada  kelimeyi cümle içinde öyle bir kullanmalı ki kelimenin anlamını hissetmeliyiz.
ÖRNEK: Polis olayın faillerinin yakaladı ve  adalete teslim etti. 
Türkçe sözlükten çocuğun duymadığı bazı kelimeleri seçip bu şekilde çalıştırmalıyız. 

22. Haber dinlemek.  Öğrencimizin çevresindeki, ülkesindeki  ve dünyada olan olaylara yabancı kalmaması için 5 - 10 dakika haber dinlemesi gerekir.  Bu, öğrencinin ufkunu açacak,  dünyaya  ve hayata bakış tarzını  çok yönlü hale getirecek.   Haber izleme değerlendirme formu indirmek için tıklayınız.

23. Arkadaşlarını eve davet etmek.  Birbiriyle uyumlu, iyi anlaşabilen iki - üç arkadaşı ile birlikte öğrenci evde görüşmeli,  konuşmalı, birlikte vakit geçirmelidir.  Burada ailelerin arkadaş ortamına müdahalesi olmamalıdır. 

24. Tiyatroya ve sinemaya gitmek. Tiyatro, film izleme ve değerlendirme formunu indirmek için tıklayınız (Form hazırlanıyor. Bağlantı henüz yok)

25. Herhangi bir görseli göstererek bu konu hakkında yorum yapmasını istemek. Bu çalışma, öğrencimizin düşünce üretmesini sağlayacak, kendini sözlü olarak çok iyi ifade etmesine yardımcı olacak. (Karikatür yorumlamak ve karikatür çizmek)

26. Yazılı olduğu zamanlar çalışmaya 1 hafta önce başlamak.

27. Çengel bulmaca çözmek

28. Herhangi bir konuda yazı yazmak.(Kompozisyon yazmak ) (Mektup,  bilgilendirici yazılar, hikaye  tamamlama,  şiirin yarısını verip  kalan yarısını tamamlama  ya da hikayenin sonunu verip baş kısmını tamamlama)

29. Anlamını çok iyi bildiği bir kelimeyi vererek  o kelimeyi başta ortada ve sonda kullanmasını istemek.
Örneğin:  Mum ışığı
Uzun zamandır yalnız yaşadığı bu odada  bugün kitabını MUM IŞIĞI altında okumak zorunda kaldı.
MUM IŞIĞInın rüzgarda sönmesinden korktuğu için  yanına bir de çakmak almıştı. 

30. Sözlük okumak.

31. Atasözü ve deyimler sözlüğü okumak.  Atasözleri ve deyimlerin anlamlarını araştırıp öğrenmeli konuşmalarda ve yazılarda kullanmalı.

32. Okul ve ders kurallarına uymak. Ders başarısı istenilen düzeyde olsun ya da olmasın öğrencimizin derse olan ilgisi varsa, derse katılıyor ya da bu yönde çaba sarf ediyorsa, anne-babasına, arkadaşlarına ve öğretmenlerine, okul yöneticilerine, devletinin, milletinin yüce değerlerine, kültürüne sahip çıkıyor, koruyorsa, yaşatıyorsa  öğretmen tarafından değerlendirilir. Bu durum öğrenciye olumlu olarak yansır.
Bunun haricinde izin alarak konuşmak,  konuşanların sözünü kesmemek,  varsa soruları sözünü bitirmesini beklemek,  arkadaşının fikirlerine saygılı olmak,  öğretmeni beklerken sakin ve sessiz bir şekilde sırasında oturarak beklemek, muhakkak konuşması gerekiyorsa fısıltı ile (başkalarının duymayacağı şekilde) konuşmak da öğrenciden istenilen davranışlardır.

33. Etkinlik kitaplarındaki etkinlikleri, çalışmaları araştırmaları özenle ve eksiksiz yapmak.

34. Türkçe dersine -eğer öğretmen istemişse- önceden hazırlıklı gelmek.

35. Derslerdeki tüm çalışmalara,  etkinliklere,  oyunlara  katılmak ya da katılmak için istekte bulunmak. Derse gelip sessizce sırada oturmak ve sadece öğretmeni dinlemek doğru bir yaklaşım tarzı değildir. " Ben yapamıyorum,  ben yaparsam yanlış yaparım ve bana gülerler,  benimle dalga geçerler,  yanlış yaparsam öğretmenim kızar, çok utanırım" gibi  yanlış fikirlere  saplanır kalırsak Türkçe dersinden  gerekli eğitimi almamış oluruz. 

36. F Klavye kullanmak (Dakikada 350 karakteri doğru yazan öğrencinin ders içi performans notunu 100 yapıyorum. Eğer yazamaz ise kendi hak ettiği notu alacak. )
37. Sınıf içinde yada özel bir eğitim kurumunda tiyatro ve drama etkinliklerine katılmak.
38. Kısa film senaryosu yazmak, kısa filmde rol almak.
39. Aile yada yaşıtları ile sözel-dilsel zekayı geliştiren oyunlar oynamak.(https://ogrenciulkesi.blogspot.com/p/turkce-konusma-yeteneginizi-gelistiren.html)
40. Fotoğraf çekmek ve fotoğrafı seslendirmek. (Fotoğrafın altına o fotoğrafı ifade eden yazılar yazmak. )

41.  Bir konuda hazırlıklı, hazırlıksız konuşmalar yapma.

Teşekkür konuşması (Herhangi bir konuda)

Özür dileme (Herhangi bir konuda)

Davet etme (Yemek, nikah)

Taziye konuşması ( Taziye evinden evin büyüğüne ya da taziyeleri kabul eden kişiye hitaben)

Bir tesisin açılış konuşması ( Su arıtma tesisi, okul, yurt, hastane vs.)

Tebrik (Bir şeyde başarılı olmuş.)

Kutlama (Bayram, doğum günü vs.)

Hâl - hatır sorma

Bir ailenin yeni bir bebeği olmuşsa o aileye yapılacak yapılacak ziyaretteki konuşmalar.

Yeni tanışma sohbeti giriş konuşmaları

Tanıştırma konuşması  (Birini biriyle tanıştıracaksınız.)

Yemek duası (Öncelikli tercihimiz Türkçe) Herkesin bildiği Arapça ifadeler de olmalı. (Besmele vs.)

Hasta ziyareti konuşması

Bir törenin açılış ve kapanış konuşmaları

Veda konuşması (Bir meslekten emekli oluyorsunuz, ilköğretimden mezun oluyor ve arkadaşlarınıza veda ediyorsunuz. Yahut mahallenizden taşınıyorsunuz. Ve yahut da Berk Hoca'dan kurtuluyorsunuz. Meslek arkadaşlarınıza sınıf arkadaşlarınıza, komşularınıza ve öğretmeninize veda konuşması yapınız. ("Veda" derken bir daha görmemek kastediliyor.)

Ayrılık konuşması (Askere gidiyorsunuz, başka bir şehirdeki üniversiteye gidiyorsunuz. Kısacası evden ayrılıyorsunuz.) "Ayrılık" derken geçici görüşmeme kastediliyor.

Mutluluk konuşması(Maçta, yarışmada yenmişsiniz, sınavda birinci olmuşsunuz.) 

Teselli konuşması (Maçta, yarışmada kaybetmişsiniz, arkadaşınız dersten düşük not almış.)

Kitap tanıtımı konuşması

Takdim etme konuşması (Değerli bir insanı )

Takdir etme konuşması (Değerli bir insanın yaptığı çalışmaları )

Tanıtma konuşması (Değerli bir insanı )

Tanıtım konuşması (Bir kitap, film, müzik vs sanat eserinin )

Değerlendirme konuşması (Herhangi bir olay sonrasında o olayı bütün yönleriyle değerlendirme konuşması) Suriye iç savaşı, mülteciler, beyin göçü, yapılacak olan resim sergisi vs.

Bir olay sonrasında insanları sağduyuya davet etme konuşması (Mahalle halkı sokağa, yollara dökülmüş ve  "yaya geçidi yapılmalı" talebiyle Birinci Derece Afet Acil Ulaşım Yolu'nu trafiğe kapamış.)

Bir konuda telefon konuşması (Yarın vapurla Eminönü'nden adalara gezmeye gideceksiniz.)

Duyuru (Evlilik, vefat vs )

İlan (Kiralık daire, satılık ev) Özelliklerini yazın. Öyle bir anlatın ki kiralansın ya da satılsın. Anlatılanlar gerçekleri yansıtmalı.

İş görüşmesinde o işe girme isteğinizi ve o işi, en iyi sizin yapabileceğinizi ifade eden konuşma,

Durumu ve son gelişmeleri izah eden konuşma (Önemli bir olay olmuş. Bu konuda yetkili sizsiniz. Olay sonrasında insanlara açıklama yapınız.( Örneğin tıpta yeni bir buluş yapılmış, deprem olmuş, bir veya yardım kampanyası başlatılmış.)

Satıcı konuşması (Bir müşteriniz dükkândan içeri giriyor. Bir ürün soruyor. Sizde o ürün var. Ona o ürünü satmadan önce ve sattıktan sonraki konuşmanız. Müşteri size bir ürün yaptırtmak istiyor.)   

İkna konuşması (Anne ve babanıza sigarayı bırakması için ikna ediniz. Bu yaz tatile gitmeniz konusunda ikna ediniz. Size bir şey alması için ikna ediniz. )

Sokak röportajı konuşması (Sokakta size bir mikrofon uzatıldığında o konu ile alakalı konuşabilmelisiniz. )



42. Öğrenci kulüplerine katılma

43. Yüksek sesle okuma çalışmaları yapıp hatasız ses kaydı yapmaya çalışmak. (Telefona ses kaydı yapabilirsiniz.)

44. Bir konuda bir video kaydı oluşturma. (Yemek tarifi anlatılabilir, tarihi ve ya turistik bir yer anlatılabilir, gezdiğimiz, gördüğümüz bir yer anlatılabilir. Bunu yaparken o mekanlarda bulunmak şarttır.)

45. Özlü sözler okuma, not almak ezberleme. Örnek: Kar taneleri ne güzel anlatıyor, birbirlerine zarar vermeden de yol almanın mümkün olduğunu. (Hz. Mevlana)
Bilimin ateş denizinden yanmadan geçemezsin! (?)

46. Bir kitaptan, dergiden. ansiklopediden, İnternet'ten okuduğunuz bir paragrafı   arşiv oluşturmak. Örnek: Herkes bu konuda fedakârlık istiyor. Yanlız istiyor ki feda benim, kâr onun olsun!

47. Kısa, küçük, ansiklopedik bilgiler okumak.